ORYANTİRİNG
Ormanlık bir
alanda ya da şehir içindeki bir bölgede, önceden yerleştirilmiş hedefleri
harita yardımıyla en kısa sürede bulmanın hedeflendiği oryantiring oyunu, son
yıllarda Türkiye’de de yaygınlaşmaya başladı. Pek çok ülkeye yayılmış bir kitle
sporu olan oryantiring, İsveç'te on binlerce sporcuyu bir araya getirmektedir.
Peki, oryantiring nasıl oynanır?
Oryantiring,
harita yardımı ile yön bulmayı içeren, zamana karşı yapılan bir spor. Farklı
arazi koşullarında yapılabilse de, genellikle ormanlık arazide yapılması tercih
edilmektedir. Çoğu ülkede federasyonlar halinde örgütlenmiştir ve belirli
kurallar çerçevesinde gerçekleştirilir.
ORYANTİRİNG
TARİHİ
Oryantiring
kelimesi, İngilizce orienteering kelimesi aracılığıyla, İsveççe orientering
kelimesinden dilimize geçmiştir. İlk resmi faaliyet 1918'de İsveç'te Albay
Ernst Killander tarafından yapıldı. O tarihten sonra ilgi hızla arttı ve
ülkedeki en yaygın sporlardan biri halini aldı. Uluslararası Oryantiring
Federasyonu 1961 yılında kuruldu. Oryantiring günümüzde pek çok ülkeye yayılmış
bir kitle sporudur. İsveç'teki O-ringen faaliyeti her yıl on binlerce sporcuyu
bir araya getirmektedir.
ORYANTİRİNG NASIL OYNANIR?
Oryantiringde sporcular kendilerine verilen yarışma bölgesinin haritasında belirtilmiş hedeflere sırasıyla ve en kısa sürede ulaşmaya çalışırlar. Kontrol noktalarında turuncu-beyaz bayraklar bulunur. Yarışmacılar bayrağın yanındaki zımbayı ellerindeki fişe basarak kontrol noktasına ulaştıklarını kanıtlarlar. Bazı yarışmalarda zımba ve kontrol kartı yerine elektronik bir sistem de kullanılmaktadır. İki hedef arasında hangi yolu izleyeceğine yarışmacı kendi karar verir. Amaç hedefleri en kısa sürede tamamlamaktır. Tüm hedeflere ulaşamayanlar genellikle diskalifiye edilir. Yarışmacıların birbirini izlememesi için genellikle birkaç dakika arayla çıkış verilir. Yarışmacılar parkur boyunca karşılaşsalar dahi birbirlerini izlemeleri yasaktır.
Oryantiringde sporcular kendilerine verilen yarışma bölgesinin haritasında belirtilmiş hedeflere sırasıyla ve en kısa sürede ulaşmaya çalışırlar. Kontrol noktalarında turuncu-beyaz bayraklar bulunur. Yarışmacılar bayrağın yanındaki zımbayı ellerindeki fişe basarak kontrol noktasına ulaştıklarını kanıtlarlar. Bazı yarışmalarda zımba ve kontrol kartı yerine elektronik bir sistem de kullanılmaktadır. İki hedef arasında hangi yolu izleyeceğine yarışmacı kendi karar verir. Amaç hedefleri en kısa sürede tamamlamaktır. Tüm hedeflere ulaşamayanlar genellikle diskalifiye edilir. Yarışmacıların birbirini izlememesi için genellikle birkaç dakika arayla çıkış verilir. Yarışmacılar parkur boyunca karşılaşsalar dahi birbirlerini izlemeleri yasaktır.